“Prof. Dr. Fuat Sezgin, İslam Bilim Mirasını Gün Yüzüne Çıkardı”
Prof. Dr. Fuat Sezgin anısına düzenlenen “İslam’da Medeniyet Bilimleri Tarihi” başlıklı sempozyum, İbn Haldun Üniversitesi’nde gerçekleştirildi. Sempozyumda konuşan İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmut Ak, “İstanbul Üniversitesi’nin ülkemize ve dünyaya armağanı olan Prof. Dr. Fuat Sezgin Hocamızı örnek alanlar, uluslararası barışın ve başarının öncüsü olacaktır” dedi.
“İslam’da Medeniyet Bilimleri Tarihi” başlıklı sempozyum, İbn Haldun Üniversitesi tanıtım filminin gösterimi ile başladı. Tanıtım filminin gösterilmesinin ardından, etkinliğin açılış konuşmaları kapsamında İslam Bilim Tarihi Araştırmaları Vakfı Mütevelli Heyeti Yönetim Kurulu Başkanı Mecit Çetinkaya söz aldı. Prof. Dr. Fuat Sezgin’in kendisine önemli katkılarda bulunduğunu ifade eden Çetinkaya, “Hocamız Almanya’da bulunduğu 60 yıl boyunca bilim tarihi hakkında çalışmalar yaptı. Bilim tarihine çok önem verdi, Türkiye’deki gençlerin bilimden faydalanmalarını istedi. Bu nedenle dünyanın dört bir yanından kitap toplayarak oluşturduğu kütüphanesini hiçbir maddi talepte bulunmadan Türkiye’ye bağışladı” dedi.
“Hocamız, Kendini Çalışmaya Adamış Bir Bilim İnsanıdır”
Çetinkaya’nın ifadelerini tamamlamasının ardından İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmut Ak konuşmasını gerçekleştirdi. Prof. Dr. Ak, Fuat Sezgin’in zorluklar içerisinde büyük çalışmalar gerçekleştirdiğini; prensip ve disiplin sahibi bir bilim insanı olarak kendini çalışmaya adadığını belirterek, “İstanbul Üniversitesi mensubu olarak kendisiyle büyük gurur duyduğumuz Fuat Sezgin Hocamız, üniversitemizin ülkemize ve dünyaya armağanıdır” şeklinde konuştu. Prof. Dr. Sezgin’in her zaman Türk İslam kültürünün bir zirve olduğunu ve dünyaya ilmi, sanatı, düşünceyi ve sosyal hayatı Türk İslam kültürünün taşıdığını vurguladığını aktaran Prof. Dr. Ak, “Hocamız, Türk milletinin değerlerinin zenginliğini ve dünyaya önderlik edebilecek zengin bir bilimsel ve kültürel hazineye sahip olduğunu ifade etmiştir. Hayatı boyunca bunu her fırsatta en yüksek sesle dile getirmekten geri durmamıştır” diye konuştu.
Prof. Dr. Sezgin’in bilimsel tavrının ve çalışmalarının genç akademisyenler için büyük bir örnek ve değer olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Mahmut Ak ifadelerini şu şekilde sürdürdü: “Bugün Batı bilim dünyasındaki başarıların altında yatan İslam bilim mirasının gün yüzüne çıkarılmasına vesile olan, pek çok disipline dair bilim tarihi alanında Müslüman bilginlerin çalışmalarının dünyaya tanıtılması için gayret sarf eden Prof. Dr. Fuat Sezgin, uğraştığı çalışma alanlarına büyük katkılar sağlamıştır. Bugün Batı, onun ve onun yolunda çalışanların sayesinde İslam medeniyetindeki geçmiş bilimsel bilgi birikiminin mevcudiyetini kabullenmiştir. Yine onun gayretlerinin bir yansıması olarak son yıllarda İslam medeniyetinin bilime katkısının ortaya çıkarılması noktasında önemli çalışmalar yapılmıştır. Bu açıdan Prof. Dr. Fuat Sezgin’in bilimsel tavrı genç akademisyenler için büyük bir değer ve örnektir. Onu örnek alanlar uluslararası barış ve başarının öncüsü olacaklardır.”
“Fikri Bağımsızlık Bayrağını Açmamız Gerekiyor”
Prof. Dr. Ak’ın konuşmasını tamamlamasından sonra İbn Haldun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Recep Şentürk söz aldı. İnsan ve toplum bilimlerini gündeme getirmek için çalıştıklarını vurgulayan Prof. Dr. Şentürk, fikri bağımsızlık bayrağının açılması gerektiğini belirterek, “İnsan ve toplum bilimleri alanlarında kendi düşüncelerimizi üreteceğiz. Sosyal, iktisadi ve siyasi sorunlarımızı; toplumsal yapımıza, kültürümüze, tarihimize, dinimize uygun bir şekilde ele alarak bir fikri bağımsızlık mücadelesine girmeliyiz” dedi.
Prof. Dr. Fuat Sezgin'in projesinin, geri kalmışlık paradigmasını yıktığını ve bu geri kalmışlık paradigmasının ders kitaplarından çıkarılması gerektiği kaydeden Prof. Dr. Şentürk şu şekilde konuştu: “Süleymaniye'yi yapan, Itri'yi, Dede Efendi'yi yetiştiren bir medeniyet nasıl geri kalmış olabilir? Bu canlılık, Osmanlı yıkılıncaya kadar devam etmiştir. 21. yüzyılda da asla İslam düşüncesi geri kalmamıştır. Tam tersine çok büyük bir canlılık söz konusudur.”
İslam düşüncesi tarihinin, klasik ve yeni klasik dönem olarak ikiye ayrıldığını aktaran Prof. Dr. Şentürk, yeni klasik dönemde İslam düşüncesinin çok katmanlı varlık, bilgi ve metot anlayışını uyguladığını ve bu anlayışların bütün ilimlerin temelini teşkil ettiğini belirtti. Günümüzde Türkiye’nin önemli atılımlar yaptığını, kendi üretimini gerçekleştirip ithalata son verdiğini ve bunun için de saldırıya uğradığını aktaran Prof. Dr. Şentürk, en önemli unsurun ise fikirleri ve bilimsel teorileri Türkiye’nin kendisinin üretmesi olduğunun altını çizerek şu ifadelere yer verdi: “Bu fikri bağımlılaştırma dönemi ise ilerleme, Batılılaşma, modernleşme gibi parlak isimler altında sunulmaya çalışıldı. Artık fikri bağımsızlık bayrağını açmamız gerekiyor. İnsan ve toplum bilimleri alanlarında kendi düşüncelerimizi üreteceğiz. Türkiye'nin gerçek bağımsızlığı o zaman gerçekleşecektir. İslam ümmeti fikri bağımsızlığı kazandığı zaman gerçekleşecektir. Sömürgecilik gerçek manada o zaman sona erecektir."
Etkinliğin devamında 29 Mayıs Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü Başkanı Prof. Dr. Tahsin Görgün, “Medeniyet ve Bilim” başlıklı açılış konferansını gerçekleştirdi. Konferansın ardından sempozyum, oturumlarla sona erdi.
Öne Çıkan Haberler
Sinemada Türk-Rus İş Birliği
“Devlet ve Millet El Ele Vererek Mültecilere Merhem Olduk”
İlme Adanmış Bir Ömür: Prof. Dr. Haluk Abbasoğlu
İstanbul Üniversitesi ile Royal London Hospital Arasında Proje Partnerliği
Prof. Dr. Rejin Kebudi, MD Anderson Kanser Merkezi'nde Konferans Verdi
Belarus Ulusal Kütüphanesi ile İstanbul Üniversitesi Arasında İş Birliği Protokolü İmzalandı