Öğrencimiz “Yenilebilir Su Topu Projesi” Geliştirdi
İstanbul Üniversitesi (İÜ) Su Bilimleri Fakültesi birinci sınıf öğrencisi İdil Mina Ercümen, “Yenilebilir Su Topu Projesi” geliştirdi. Projeyle, özellikle içme suyu sektöründe plastik kullanımının azaltılarak hem ekonomiye hem de çevreye katkı sağlaması amaçlanıyor.
Yenilebilir Su Topu
İdil Mina Ercümen, uzun zamandır çevre kirliliğini engellemek için araştırma içerisinde olduğunu belirterek geliştirdiği su topu projesi hakkında bilgi verdi. Ercümen, İstanbul Üniversitesi bünyesindeki olanaklarla projesini hayata geçirmeye karar verdiğini söyleyerek; “Lise yıllarından beri çevre kirliliğine, özelde de suların korunması ve kirlenmesine karşı birey olarak neler yapılabilir konusunda arayış içerisindeydim. Dünyanın birçok ülkesinde ve bizim ülkemizde başta plastik malzemeler olmak üzere ‘kullan at’ usulü ile tüketime sunulan malzemelerin aslında dünyamızı ve hayatımızı nasıl mahvettiğine şahit oldum. Özellikle içme suyu kaynaklarının ne kadar kısıtlı olduğunu, çevreye zarar veren bu çeşit malzemelerin kullanımında alternatif ürünler geliştirilmesi gerektiğini düşündüm. Bu konuda araştırma yaparken ilk olarak Londra’da ortaya çıkıp günlük hayata henüz taşınamamış olan su topları projesi ile karşılaştım. Fakültemdeki olanakları düşününce su topu projesi ile ilgili fikrimi hayata geçirmeye karar verdim” dedi.
Proje, Her Türlü Sıvının Saklanabileceği Bir Yöntem
Projenin geliştirilme sürecinde Su Bilimleri Fakültesi’nin kendisine destek olduğunu belirten Ercümen, “Proje fikri olgunlaştıktan sonra önce ön deneme yaptım. Sonra fikrimi fakültemiz İçsu Kaynakları ve Yönetimi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Meriç Albay ile paylaştım. Fikrim hocamın çok hoşuna gitti. Bu çalışmayı Fakültemiz İçsu Kaynakları ve Yönetimi Laboratuvarlarında sürdürmemi istedi. Hem malzeme hem de cihazların kullanımında destek oldu. Böylece çalışmaya başladık” dedi.
Projenin yalnızca su değil başka ürünleri saklamada da kullanılabileceğini ifade eden Ercümen, “Çalışma kapsamında temel olarak kalsiyum laktat ve sodyum aljinat olmak üzere iki malzeme kullandım ve bu malzemelere su katarak ilerledim. Bu malzemeler hali hazırda gıda endüstrisinde de kullanılmaktadır. Böylelikle dış kılıf oluşmuş oldu, daha sonrasında yeterli derinlikte yuvarlak kaşık kullanarak suyu içlerine hapsettim ve böylelikle su toplarını oluşturmuş oldum. Tatsız olması gereken su topları ağza atılınca patlayan hassas bir yapıya sahiptir. Ayrıca su topları yalnızca su değil, farklı içecek türleri, kozmetik alanındaki ürünler, kısacası her türlü sıvının saklanabileceği bir yöntem olma özelliğine sahiptir” dedi.
Proje Çevrenin Korunmasında Büyük Bir Adım
Geliştirdiği projenin çevre kirliliğinin önlenmesine büyük katkı sağlayacağına değinen Ercümen, “Ülkemizde yılda yaklaşık 11 milyar litre ambalajlı su tüketiliyor. Ambalajlı suların büyük bir kısmı plastik malzeme kullanılarak tüketiciye ulaştırılıyor. Üzülerek belirtmek isterim ki pet şişe olarak adlandırılan bu plastik malzemelerin büyük bir kısmı, topraklarımızı özellikle de su kaynaklarımızı kirletiyorlar. Esinlenerek geliştirdiğim ‘Su Topu’ projesi ile özellikle içme suyu sektöründe plastik kullanımının azaltılabileceğini, ortaya koyduğumuz yeni ürün ile hem ekonomiye hem de çevremizin korunmasına büyük katkı sağlayacağımızı düşünüyorum. Özellikle plastiklerin doğada 200 yılı aşkın süre çözülmediği dikkate alınırsa doğa adına kazanımın ne kadar değerli olduğu daha iyi anlaşılır” dedi.
Proje süresince üniversiteden tam destek gördüğünü söyleyen Ercümen, “Proje fikrimi Su Bilimleri Fakültesi’ndeki hocalarım ile paylaştıktan sonra kendilerinden sürekli destek gördüm. İstanbul Üniversitesi’nin zaten öğrenci odaklı yaklaşımını biliyordum. Bu yüzden fakültemizin laboratuvar olanaklarını kullanmakta hiçbir sorun yaşamadım, aksine tam destek gördüm. Bu yüzden destekleri için fakülteme ve üniversiteme minnettarım” dedi.
Proje kapsamında çevre bilincini oluşturmayı hedeflediğini belirten Ercümen, “Projemizin çıktıları ile ilgili farkındalığın artması ve günlük hayatımızda böylesine doğal ürünlerin kullanımını artırabilirsek kendimi başarılı addedeceğim. Tabii ki projenin daha çok desteğe ve endüstrileşmesi için yatırımlara ihtiyaç var. Çevre bilinci konusunda ilerleme sağlandıkça bu yatırımların da sağlanacağına inanıyorum” dedi.
Öne Çıkan Haberler
“Dünya Fikri Mülkiyet Günü Kadın Buluşçuların Hayata Geçen Patentleri”
Taş Tepeler ve Karahantepe Polonya’da Sergileniyor
Bükreş Üniversitesi’nden Üniversitemize Ziyaret
İstanbul Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dekanlık Devir Teslim Töreni Gerçekleştirildi
Hemşirelik Fakültesi’nin İlk Dekanı Prof. Dr. Ayfer Aydın Oldu
Bilgisayar ve Bilişim Teknolojileri Fakültesi’nin İlk Dekanı Prof. Dr. Şadi Evren Şeker Oldu