Kuş Evi Mimarları
(Yazan: Derya Gölge, Serap Yeşil, Büşra Kayabaş, “Kuşevi Mimarları”, İstanbul Üniversitesi Bilim Kültür ve Sanat Dergisi, Sayı:7, İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü, Yıl:2011, s:30-39)
Yazının yer aldığı dergiyi okumak için tıklayın: http://iudergi.istanbul.edu.tr/s7/index.html
İstanbul Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu (TBMYO) Cam, Seramik ve Çinicilik Programı akademisyen ve öğrencileri, yaratıcılıklarını tarihî bir geleneği canlandırmak ve doğaya katkıda bulunmak için kullandı. Yaz aylarında tatil yapmak yerine atölyede çalışmayı tercih eden öğrenciler, geleneksel formları bugünün sanat anlayışı ve ihtiyaçlarını dikkate alarak yeniden yorumladılar. Öğretim Görevlisi Özlem Özer Tuğal’ın koordinatörlüğünde hazırlanan “Ecdadımızın Merhametli Yüreğindeki Sırça Köşkler” adlı proje kapsamında birbirinden güzel kuş evleri ve sebiller yaptılar.
Seramik kuş evleri ve sebiller yapmanın, yürütmekte oldukları projenin sadece bir bölümünü oluşturduğunu anlatan Öğretim Görevlisi Özlem Özer Tuğal, yaptıkları ça-lışmaları ve amaçlarını anlattı.
Kuş evleri tasarlama fikri ne zaman oluştu?
Çalışmalarımda Osmanlı motiflerini sık sık kullanıyorum. Araştırma yaptıkça Osmanlı’da ne kadar ince bir yaşam zevkinin olduğunu gördüm. Sergilerimde de bunları sunmaya çalıştım. Öğrencilerime de bildiklerimi aktarmaya gayret ediyorum. Onların da bu inceliklerin farkına varmalarını istiyorum. Osmanlı, sadece insanlara değil, hayvanlara da rahat bir ortam sunmaya çalışmış. Kuş evleri bunun kanıtlarından biri sadece. Bu anlamlı geleneğe katkıda bulunmak için bu projeyi gerçekleştirmek istedim. Projeyi hocalarımla, meslektaşlarımla ve öğrencilerimle paylaştığımda çok güzel tepkiler aldım. Öğrencilerim de konuya hemen adapte oldular. Kendi tasarladıkları kuş evlerinin uygulamasını kendileri yaptılar. Hem geleneksel hem de postmodern tasarımlar çıktı ortaya.
Tasarımları gerçekleştirirken nelere dikkat ettiniz?
Konuya sadece estetik açıdan yaklaşmadık. İşlevselliğe de dikkat ettik. Çünkü asıl amacımız öğrencilerimizin ürettikleri bu kuş evlerinin üniversitemiz bahçesindeki ağaçlara yerleştirilmesi ve kuşların bu evlerde yaşamaya başlamaları. Kuşların bu evlerin içinde barınmalarını, hava şartlarından ve diğer olumsuz etkenlerden korunabilmelerini amaçlıyoruz. Kuş evleri dışında kuşların su içmeleri için sebiller de yaptık.
Öğrenci grubu kaç kişiden oluşuyor?
Öğrenci grubumuz 10 kişiden oluşuyor. Yaz döneminde, özellikle Temmuz ve Ağustosta çok sıkı bir çalışma yaptık. 10 öğrenci yaklaşık 100 tasarıma imza attı.
Sizin kendi tasarımlarınızın sayısı kaç?
Ben de 20 kuş evi tasarladım. İki tanesi üniversitemizin Beyazıt’taki ana yerleşkesinin bahçesinde, Astronomi Binası’nın yanındaki ağaçlara yerleştirildi. Soyut bir kuş modeli oluşturmaya çalıştım. Yuvayı kullanmaya karar vermeden önce kuşlar üstüne konabilsinler istedim. Çünkü kuşlar kullanmaya başlamadan önce yuvaları inceliyorlar. Öncelikle yuvaya alışmaları, bunun zararlı bir şey olmadığından emin olmaları gerekiyor. Bu inceleme dönemlerinde, kuşların kuş evinin üzerine kolayca konabilmelerini istedim. Yuvanın deliğinin ise hem ışığın içeri girmesini sağlayacak kadar büyük, hem de yağmuru engelleyecek kadar küçük olmasına dikkat ettim. Yuvaları daha çok Beyazıt’taki ana yerleşkenin bahçesindeki serçeler için yaptık.
Öğrenciler çok güzel işler ortaya çıkardı. Yaptıkları işlere kendi kişilik ve düşüncelerini kattılar. Herkes kendi objesini çıkarttı ortaya. Bu nedenle eserlere baktığımda, onların kime ait olduğunu hemen anlayabiliyorum.
Projenin, farklı bilim alanlarıyla ilgili bölümleri de bulunuyor. Projenin diğer dallarında yapılan çalışmalarla ilgili de bilgi verebilir misiniz?
Kuşların yaşam tarzları ve göç yolları ile ilgilenen Biyolog Dr. Selçuk Altınsaçlı ve İÜ Fen Fakültesi Astronomi Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Hasan Esenoğlu, kendi uzmanlık alanlarıyla ilgili bilgileri ve seminerleri ile bu projeye büyük destek veriyorlar. Uzman Songül Altınsaçlı, iletişim çalışmalarında bize büyük destek oluyor. Bu hocalarımızın dışında İÜ TBMYO Seramik Cam Çinicilik Programı’nda çalışma arkadaşım Songül Özoğul, projede çok emeği geçen kişilerden biri. Sergide onun da eserleri var. Ayrıca bizden desteğini esirgemeyen başka hocalarımız da oldu. TBMYO Müdürü Prof. Dr. Umay B. Fırat ve Seramik Cam Çinicilik Programı Başkanımız Doç. Dr. Aydın Tavman, bize huzur içinde çalışma ortamı sağladı. Rektör Danışmanı Prof. Dr. Rıza Güven de yurt dışında bir üniversite ile iş birliği yapılması noktasında bize destek oluyor. Başlattığımız bu proje çerçevesinde, başta İstanbul ve Türkiye’deki kuş çeşitleri ile ilgili araştırmalar yapmayı, bu araştırmalara dayanarak cam ve seramik eserler üretmeyi ve bunların gelecekte kalıcı olarak sergilenmesini amaçlıyoruz.
ÖĞRETİM GÖREVLISI ÖZLEM ÖZER TUĞAL
Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde 1990 yılında lisans, 1994 yılında yüksek lisans eğitimini tamamladı. 1997’de İstanbul Üniversitesi’nde sözleşmeli öğretim üyesi olarak çalışmaya başladı. 2010 yılında İstanbul Üniversitesi TBMYO Seramik Cam Çinicilik Programı’nda öğretim görevlisi oldu. Çok sayıda kişisel sergi açmasının yanı sıra karma sergilere de katıldı. Özgün, İşlevsel Seramik Sanat Objeleri (1997), Saraylılardan (2001), Akışta (2004), Eflatun Özgürlük (2005), Ben Döngüsel Tılsımım (2005), kişisel sergilerinden bazılarıdır. Türk Seramik Derneği’nin “Çanak” konulu yarışmasında 1. ödülü (1996), İzmir Rotary Club’ün düzenlediği seramik yarışmasında özel ödül (1996), 1. Bozüyük Seramik Etkinlikleri Seramik Yarışması’nda İsmail Yiğit Özel Ödülü’nü (1998), T.C. Kültür Bakanlığı tarafından düzenlenen 64. Devlet Resim, Heykel ve Seramik Yarışması Başarı Ödülü’nü (2003) kazanmıştır.
MAKBULE KULAZ (1. SINIF ÖĞRENCİSİ)
Bu bölümü seçmendeki sebep neydi?
Lisede Seramik Bölümü’nde okudum. Bu bölüme biraz tesadüfen geldim ama çok sevdim. Sanatsal olarak kendimi çok iyi ifade edebiliyorum burada. Bu nedenle bölümümü çok seviyorum.
Bu projeden nasıl haberdar oldun?
Hocamız bize projeyi anlattı, gerekli açıklamaları yaptı. Biz de bu proje üzerinde yoğunlaştık, bilgi topladık, ne yapabileceğimizi belirlemek için toplantılar yaptık. Tüm bu hazırlık sürecinin sonunda tasarımları yapmaya başladık.
Bu proje senin için ne ifade ediyor?
Çok şey ifade ediyor. Küçük kuşların yuvası olacak. Bu şekilde insanların da konudan haberdar olmalarına yardımımız dokunacak.
Mezun olduğunda ne yapmayı düşünüyorsun?
Kendi branşımda öğretmenlik yapmak istiyorum. Özellikle anaokulundaki çocuklarımıza seramiği sevdirmek istiyorum
PROF. DR. UMAY B. FIRAT
(TBMYO Müdürü / Veteriner Hekim)
Öğretim Görevlisi Özlem Özer Tuğal, bu projeden ilk bahsettiğinde, öncelikle bir hayvansever ve veteriner hekim olmam nedeni ile heyecan duydum. Rektörlüğümüzün, 2 yıldır yaz aylarında yerleşkelerin içindeki küçük dostlarımızın su ve yiyecek ihtiyaçlarının karşılanması gerektiğini hatırlatan, üniversite dışındaki hayvansever dostlarıma da gururla anlattığım o duyarlı yazılar aklıma geldi. Bu çalışmanın, o yazıları olduğu kadar üniversitemizin şehrin tarihî mirasına sahip çıkma misyonunu da desteklediğine inanıyorum.
Kuşların, Osmanlı şehir hayatında ayrı bir yeri ve önemi vardır. Atalarımız sadece ötücü kuşlara değil, başta güvercin olmak üzere leylek, kumru ve kırlangıç gibi diğer kuşlara karşı da büyük sevgi beslemişlerdir. Bu sevgi ile kuşların korunması yanı sıra onlara yiyecek temini ile de ilgilenen 15. yüzyıla uzanan vakıflar, hatta 19. yüzyılda, göç yolları üzerinde bulunan Bursa’da, başta sakat leylekler olmak üzere göçmen kuşların bakımının yapılması amacıyla ‘’Gurabahane-i Laklakan’’ (Düşkün Leylekler Evi) adı ile bir de hastane kurulmuştur. Ayrıca Batılı gezginlerin seyahatnamelerinden, sokaklardaki kedi, köpek ve güvercinlerin düzenli bakımından sorumlu insanların olduğunu, hayvanlara eziyet ya da kötü muamele edenlerin kolluk kuvvetlerince cezalandırıldığını, hatta 1837 yılında Üsküdar’da bir kedi hastanesinin bulunduğunu öğreniyoruz. Atalarımızın kuş evleri yaptıkları dönemde, pek çok uygarlıkta ekonomik öneme sahip olmayan hayvanların şehirlerde sorun kaynağı olarak görüldüğünü unutmamak gerekir.
DOÇ. DR. AYDIN TAVMAN
(İÜ TBMYO Seramik Cam Çinicilik Programı Başkanı)
Amacımız sokaklardaki savunmasız hayvanlara yardımcı olmak. Gelecekte atölyede yapılan işlerin hayvanlar tarafından kullanıldığını görmek bizim için en büyük mutluluk olacak. Diğer bir amacımızsa öğrencilerimize seramik çalışmalarını sevdirmek, onları daha güzel işler yapmaya teşvik etmek. Öğrencilerin atölyeye girip büyük istekle çalışmaları da projenin bir diğer sevindirici tarafı.
KUŞLARIN ÖNCELİĞİ YAVRULARIN GÜVENLİĞİ
Yrd. Doç. Dr. Hasan H. Esenoğlu
(İÜ Fen Fakültesi Astronomi Bölümü Öğretim Üyesi)
Beyazıt Yeşleşkesi’nde, iki farklı ağaçta “kuş evi eserleri”ni konuşlandırdık. Kuşların tercihlerinin ve gereksinimlerinin neler olabileceğini doğal yolla gözlemleyerek öğrenmek amacıyla fotoğraf ve video çekimleri yapıldı. Benzer bir çalışma, farklı bir semtteki “yaşayan doğal kuş yuvası” için de yapıldı. Sabah güneş doğmadan önce başlayıp akşam gün batımına kadar, yuva ağzındaki giriş-çıkış hareketliliği videoya alındı. Ayrıca, İstanbul’un çeşitli semtlerindeki kuşlar ve kuş evlerine ilişkin yerleşimler gezilerek kayıtlandırıldı. Gözlemlerden elde edilen sonuçlardan bazılarını şöyle özetleyebiliriz:
-Kuş evi girişleri olabildiğince küçük olmalı; çünkü kuşlar güvenliğe, özellikle yavrularını tehlikelerden korumaya öncelik veriyor.
- Tehlikelerden korunmanın bir yolu olarak kuş evleri ağaçların ana gövdesinden uzaktaki emniyetli ikincil dallara asılmalı.
- Yüksek noktalara asılmalı. Ağaçların yapraksız ve yapraklara bürünmüş hâli yuva güvenliği bakımından dikkate alınmalı.
- Kuş evlerinin “asılma” yerine “yüksekteki duvar yüzeyine yerleştirilmesi”nin en güvenilir yol olduğu gözlemlendi. Osmanlı kuş evi mimarları bu algıyı “çok iyi biliyor” olmalılardı.
- Sanat eserlerinin doğal yaşamda yer alabilmesi için renk, şekil, malzeme, konuşlandırma da “doğal” olmalı.
BIYOLOG DR. SELÇUK ALTINSAÇLI
(İÜ Su Ürünleri Fakültesi Temel Bilimler Bölümü)
Projemizin odağını oluşturan kuş evleri kültürel bir projedir. Bu projenin önemini şöyle özetleyebilirim: Canlı-cansız ilişkisinin olduğu bir ortamdayız. Bir yerde yaptığımız yapılarla, yaptığımız değişikliklerle hayvanların yaşam alanlarını kısıtlıyoruz. Bunun sonucunda da hayvanlar bize muhtaç hâle geliyorlar. Bizim onlara bir katkıda bulunmamız gerekiyor. Kuş evleri ve sebiller bu katkıyı saylayabilir. Bu kuş evlerinin modelleri yapılırken doğada bazı gözlemler yapmak gerekiyor. Bu gözlemleri Yrd. Doç. Dr. Hasan H. Esenoğlu ile birlikte yapıyoruz. Ayrıca daha önceleri başladığımız İstanbul’daki kuş gözlemlerine devam edeceğiz. Bunun yanı sıra kuşların isimlendirilmesinde hangi özelliklerinin dikkate alındığı ile ilgili bir projeye de katkıda bulunacağım.
UZMAN SONGÜL ALTINSAÇLI
(İÜ Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü)
Projenin hem bilimsel bir yönü hem de öğrenciler proje içinde görev aldığı için eğitim yönü var. Farklı disiplinlerin bir arada uygulandığı bu projede, benim, iletişim kurmak, yapılan çalışmaları bir araya getirmek gibi bir görevim var. Farklı disiplinlerde çalışan kişilerin ortak üretim yapmaları, geçmiş deneyimlerden de yararlanarak takım ruhu yaratabilmeleri çok önemli.
SONGÜL ÖZOĞUL
(İÜ TBMYO Seramik Cam Çinicilik Programı)
1992 yılından bu yana seramikle ilgili çalışmalar yapıyorum. Özlem Hoca ile de uzun yıllardır aynı programda birlikte çalışıyoruz. Kendisi böyle bir projeden bahsettiğinde ben de bu projede yer almak istedim. Tarihî öneminin yanı sıra bunun hayvanlara yardım etmeyi sağlayan çok özel bir proje olduğunu düşünüyorum. Böyle bir projeye dahil olmak muhteşem bir şey. Öğrencilerle birlikte hem modern hem de klasik tarzda işler üzerinde çalıştık. Ben de kendi işlerimde modern tarzda kuş evleri ortaya koymaya gayret ettim. İlerleyen zamanlarda bu kuş evlerini ağaçlara asarak kuşlara yeni bir barınma imkânı sağlamış
Projede yer alan İÜ TBMYO öğrencileri: Yusuf Aktaş, Meryem Yazıcı, Büşra Topay, Makbule Kulaz, Ece Kubilay, Hanife Gümüşler, Müslüme Ülger, Saliha Beyza Umurca, Merve Özdemir, Ekin Sarı, Doğaç Bayraktar, Büşra Güler ve Aybüke Aksakal Uludağ.
TEŞEKKÜR
Hayal Karataş, Fikri Kocaeli, Berrin Akyıldırım’a katkılarından dolayı teşekkür ederiz.
Öne Çıkan Haberler
İÜ Futsal Takımı Kaptanı Burak Işıkay, Türkiye Futsal Milli Takımı’na Çağrıldı
İÜ Dil Merkezi Öğrencilerİ AB Bakanı Egemen Bağışı Ziyaret Etti
İÜ Eczacılık Fakültesi’ne Çifte Ödül
Aynı anda hem böbrek hem kalp nakli başarıyla gerçekleştirildi
C.T.F. Tıp Tarihi Müzesinde Sergi Açılışı
İÜ Veteriner Fakültesi Hastanesi’nde Kedi ve Köpeklerde Peritoneal Diyaliz Uygulamalarına Başlandı