İstanbul Üniversitesi Aziz Sancar Deneysel Tıp Araştırma Enstitüsü tarafından düzenlenen XII. Aziz Sancar DETAE Günleri, “COVID-19: Moleküler ve Klinik Yaklaşım” temasıyla 10-11 Aralık’ta çevrim içi olarak gerçekleştirildi. Toplantının açılış konuşmalarını İÜ Rektörü Prof. Dr. Mahmut Ak, İÜ İstanbul Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tufan Tükek ve İÜ Aziz Sancar DETAE Müdürü Prof. Dr. Günnur Deniz yaptı.

“COVID-19: Moleküler ve Klinik Yaklaşım” temasıyla bu yıl on ikincisi düzenlenen Aziz Sancar DETAE Günleri’nin açılış konuşmalarında ilk sözü İÜ Aziz Sancar DETAE Müdürü Prof. Dr. Günnur Deniz aldı. Aziz Sancar Deneysel Tıp Araştırma Enstitüsü’nün Türkiye’de deneysel tıp alanında kurulan ilk enstitülerden olduğunu vurgulayarak konuşmasına başlayan Prof. Dr. Deniz, “Enstitümüz, 1945 yılında Dr. Muhittin Erel tarafından “Tecrübi Araştırma Enstitüsü” olarak kurulmuştur. Dr. Werner Laquer ve Prof. Dr. Friedrich Reimann, Enstitü’nün kuruluşunda büyük katkıları olan isimlerdir. 1975 yılında ise Enstitümüz, Prof. Dr. Ahmet Sevim Büyükdevrim’in çalışmalarıyla bugünkü şeklini almıştır. Rahmetli Prof. Dr. Büyükdevrim, araştırmaya ve araştırmacıya önem veren bir bilim insanıdır. Bilim insanı gücüne inanmış ve laboratuvar hayvanlarının deneysel araştırmalardakini önemini her zaman vurgulamıştır. O dönemlerde kendisiyle çalışma imkânı bulan rahmetli Prof. Dr. Tuncay Altuğ, İÜ’de devam eden öğrencilerin deneysel araştırma yöntemlerini öğrenerek uygulamalarını sağlamak amacıyla “Öğrenci Bilimsel Araştırma Kolu”nun kurulmasına öncülük etmiş ve tüm bu girişimler, Deneysel Araştırma Enstitüsü bünyesinde gerçekleştirilmiştir. O zaman kurulan ÖBAK, bugün de çalışmalarına devam etmektedir. Her iki hocamızı da Enstitümüze katkılarından dolayı minnetle anıyorum” dedi.

“Enstitümüzden Üniversitemiz Adına Bir İlk”

Tecrübi Araştırma Enstitüsü’nün 1984’te Deneysel Tıp Uygulama ve Araştırma Merkezi, 1992’de ise Deneysel Tıp Araştırma Enstitüsü isimlerini aldığını belirten Prof. Dr. Deniz, “2015 yılında Prof. Dr. Aziz Sancar’ın Nobel ödülünü almasıyla 2016’da Enstitümüz bugünkü adını almıştır. Bu süreç boyunca Prof. Dr. Büyükdevrim’den sonra Enstitümüze farklı hocalarımız müdürlük yapmış ve Enstitümüzü bir adım daha ileriye taşıma amacıyla hizmet vermişlerdir” şeklinde konuşarak Enstitü müdürleri ile Danışma Kurulu Üyeleri’nin isimlerini paylaştı ve Enstitü bünyesindeki vefat eden çalışma arkadaşlarını andı.

Prof. Dr. Deniz, Enstitü’de Laboratuvar Hayvanları Bilimi, Genetik, İmmünoloji, Moleküler Tıp ve Sinirbilim olmak üzere beş anabilim dalı bulunduğunu ve Tüberküloz ve Moleküler Epidemiyolojisi, Biyobanka, Tüm Genom Analiz ile İmmünohematoloji İleri Tanı ve İzlem Laboratuvar Hizmetleri birimlerinin de çalışmalarını sürdürdüğünü söyledi. Laboratuvar hayvanlarının Enstitü’nün kuruluşundan beri çok önemli olduğunu belirterek konuşmasına devam eden Prof. Dr. Deniz, 2018 yılında Transgenik Hayvan Çalışma İzni ve aynı yıl Tıbbi Laboratuvar Çalışma Ruhsatı aldıklarını, bunların yanında bu sene Temmuz ayında ise üniversitemiz adına bir ilk olan “ISO 15189 Tıbbi Laboratuvar Akreditasyon Belgesi” almaya hak kazandıklarını açıkladı.

Enstitü Müdürü Prof. Dr. Günnur Deniz’in ardından, İÜ İstanbul Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tufan Tükek, gerçekleştirilen konferansta alanında uzman isimler tarafından önemli konular konuşulacağını belirterek toplantıya yoğun ilgi gösteren herkese teşekkürlerini iletti.

“Türk Biliminin Gelişmesine Katkıda Bulunan, Dönemin En Gelişmiş Araştırma Merkezi”

Üniversitemizin köklü araştırma merkezlerinden olan Aziz Sancar Deneysel Tıp Araştırma Enstitüsü tarafından geleneksel olarak düzenlenen ve bugün “COVID-19: Moleküler ve Klinik Yaklaşım” temasıyla gerçekleştirilen “XII. Aziz Sancar DETAE Günleri” ne katılmaktan duyduğu mutluluğu dile getirerek sözü alan İÜ Rektörü Prof. Dr. Mahmut Ak, “Enstitümüz, 1945 yılında, “Tecrübi Araştırma Enstitüsü” olarak kurulmuş, Dr. Werner Laquer ve Prof. Dr. Friedrich Reimann’nın müdürlüğünün ardından 1975 yılında Prof. Dr. Sevim Büyükdevrim’in müdür olmasıyla yeni vizyonuna sahip olmuştur. 1984 yılında Deneysel Tıp Araştırma ve Uygulama Merkezi (DETAM), 1992 yılında ise İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü’ne bağlı bir Enstitü olarak Deneysel Tıp Araştırma Enstitüsü (DETAE) adı ile yeniden yapılanmıştır. Bu yapılanma aşamasında Prof. Dr. Sevim Büyükdevrim’in gayretleri ile Türk biliminin gelişmesine katkıda bulunan dönemin en gelişmiş laboratuvarları ve araştırma merkezi inşa edilmiştir” dedi ve sözlerine şu şekilde devam etti: “DNA onarımı hakkındaki bilimsel çalışmasıyla 2015 Nobel Kimya Ödülü’nü alan İÜ İstanbul Tıp Fakültesi Mezunu Prof. Dr. Aziz Sancar, Nobel Madalyası ve Sertifikasını İstanbul Üniversitesi’ne bağışlamıştır. Kendisinin adı, 23 Mayıs 2016 günü yapılan törenle Deneysel Tıp Araştırma Enstitüsü’ne verilmiş olup Enstitü “Aziz Sancar Deneysel Tıp Araştırma Enstitüsü” olarak yeniden adlandırılmıştır.”

“Yarım Asırlık Geçmişiyle, İstanbul Üniversitesi Aziz Sancar Deneysel Tıp Araştırma Enstitüsü”

İÜ Aziz Sancar Deneysel Tıp Araştırma Enstitüsü’nün yarım asırlık geçmişiyle bilimsel araştırmalar yapan, üst düzeyde bilgi ve deneyimle donanımlı araştırmacı yetiştiren ve bilim insanları için en iyi koşullarda deney hayvanları üreten bir kurum olduğunun altını çizerek sözlerine devam eden İÜ Rektörü Prof. Dr. Ak, konuşmasına şu şekilde son verdi: “İÜ Aziz Sancar Deneysel Tıp Araştırma Enstitüsü kuruluşundan bu yana sahip olduğu deneyimli elemanlar ve geniş laboratuvar alt yapısı ile ulusal ve uluslararası etkinliklere önderlik etmekte, üniversite içinden ve dışından ve farklı disiplinlerden çok sayıda araştırmacıya çalışma ortamı sağlamaktadır. Enstitü Anabilim Dallarında yüksek lisans ve doktora eğitimini tamamlayan pek çok bilim insanı gerek yurt içi gerekse yurt dışı araştırma merkezlerinde çalışmalarını sürdürmektedir.”

Tüm dünyayı etkisi altına alan COVID-19 küresel salgınının moleküler ve klinik açıdan ele alındığı XII. Aziz Sancar DETAE Günleri, alanında uzman konuşmacıların yer aldığı oturumlarla devam etti.

Haber: Elif TAŞÇI
İÜ Kurumsal İletişim Koordinatörlüğü